Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, “MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı”nda konuştu
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “Bu yıl tarihi rekorların kırıldığı, yeni ekonomik modelin uygulanabilir olduğu, öngörülebilir, Türkiye’nin kazanımlarının en yüksek olduğu yıl olacak.” dedi.
Nebati, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genişletilmiş Başkanlar toplantısında, bu yıl bu büyüme trendinin devam edeceğine işaret etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin 225 milyar dolarlık ihracat rekorunu açıkladığını anımsatan Nebati, “Cumhurbaşkanımız bu yıl için 250 milyar dolarlık ihracat hedefini ortaya koydu. Kapasite kullanım oranlarının yüzde 80’lere geldiği bir Türkiye’de yeni yatırımlar ve açılımlarla bu hedefe çok rahat bir şekilde ulaşacağımız da açık.” diye konuştu.
Nebati, Türkiye’nin ihracat odaklı olarak büyümeye devam edeceğini dile getirerek, öncü göstergelere göre geçen yılın son çeyreğinde de ekonomik aktivitenin ılımlı görünümüne devam ettiğini söyledi.
“Geçen yıl kapanmadan sonra ciddi işten çıkarmalar olacak diye ortalığı yaygaraya verenler vardı.” diyen Nebati, istihdamın 2021’in 10 ayında 2 milyon 500 binin üzerinde arttığını ve salgın öncesi seviyesini de aştığını anlattı.
Nebati, salgın döneminde küresel ticaret korumacı politikalar ve tedarik zincirindeki aksaklıklardan olumsuz etkilenirken, Türkiye’nin ihracatta tarihi rekor kırdığını ve artık ayda 20 milyar dolar ve üzerinde ihracatla yoluna devam ettiğini vurguladı.
“Turizmde Akdeniz’deki rakiplerimizi geride bırakmaya devam edeceğiz”
Turizmde de tarihi rekorlar kırıldığını hatırlatan Nebati, “İlk defa Akdeniz ülkelerinden fazla turist kabul etti bu ülke. Salgına ve kapanmalara rağmen 29 milyon turist ile 24 milyar doları aşan bir turizm geliri elde edildi. Bu yıl bunu da aşacağız, rekorları kıra kıra yolumuza devam edeceğiz. Akdeniz’deki rakiplerimizi geride bırakmaya devam edeceğiz. Kişi başına düşen turizm geliri de artarak devam edecek.” diye konuştu.
Nebati, turizm gelirinin cari işlemler dengesinde kayda değer bir iyileşme yaşanmasına sebep olduğunu belirterek, “2021 Ekim itibarıyla cari işlemlerdeki iyileşme 2020 yılı sonuna göre 20 milyar doların üzerine de çıktı. Böylece ekim ayı itibarıyla cari açık 15,4 milyar dolara geriledi. Yıl sonu itibarıyla bunu çok daha iyi noktalara geleceğine ilişkin göstergeler de bizi mutlu ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Yeni ekonomik model
2021 yılında çift haneli gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesinin beklendiğine işaret eden Nebati, şunları kaydetti:
“Bunu da iyi bir noktada bitireceğiz. Cari açık yüzde 2’nin altına düşüyor. İhracat artmaya devam edecek, ihracat artarken içerdeki üretim artacak, sanayi gelişecek, istihdam artacak ve inşallah bu yıl tarihi rekorların kırıldığı, yeni ekonomik modelin tamamen uygulanabilir olduğu ve daha öngörülebilir, istikrarlı Türkiye’nin kazanımlarının en yüksek olduğu yıllardan birisi olacak. Cari fazla ve büyüme… Hep birlikte bunları yaşayıp, bunu da içselleştireceğiz.”
“Artık heterodoks politika var”
Nebati, ortodoks politikaları bir tarafa koyduklarının altını çizerek, “Artık ‘heterodoks politika’ var. Bunu yaparken de eklektik, ülkenin gerçekliklerine, iç dinamiklerine, uluslararası konjonktürün gerekliliklerine uygun bir şekilde, maliye ve para politikalarını da birlikte yürüterek, her türlü tedbiri alarak ve özellikle de bütçe disiplininden taviz vermemek koşuluyla yolumuza devam edeceğiz.” dedi.
“Reel sektörün bizi anladığı bir dönemdeyiz.” diyen Nebat, bu dönemin herkesin kazandığı, ülke paylaşımlarının en müreffeh toplum seviyesinde olacak şekilde gerçekleştirildiği ve önünü gören, hesabını kitabını yapabilen bir dönem olacağını vurguladı.
“Kendi yolumuzda dönüşüme yön veren anlayışla hareket edeceğiz”
Bakan Nebati, son yıllarda küresel arz ve değer zincirlerindeki önemli değişimleri beraberinde getirdiğine değinerek, şöyle devam etti:
“Türkiye olarak amacımız bu dönüşüme yalnızca ayak uydurmak değildir. Aynı zamanda bu dönüşüme yol vermektir. Türkiye bu rolü hak ediyor ve bunu ustalıkla yerine getiriyor. Toplumun tüm paydaşlarının, fertlerinin anlaması gereken şey bu. Türkiye, rolünü öncü, yol gösterici bir rol olarak belirledi. Birilerinin bize çizdiği patikada değil, kendi patikamızda, kendi yolumuzda ve bu dönüşüme yön veren bir anlayışla hareket edeceğiz.”
Türkiye’nin son yıllarda önemli ekonomik ve yapısal bir dönüşüm sağladığına dikkati çeken Nebati, hükümetleri döneminde Ar-Ge hacmini destekleyen politikalara her zaman önem verdiklerini anlattı.
Nebati, “Şimdi getireceğimiz yeni enstrümanlarla üretim odaklı, imalat ve ihracata yönelik firmalarımızı destekleyecek çok önemli çalışmalarımız var. İhracatını geliştirmek isteyen, üretmek isteyen, bize gelecek. Yeter ki üret, ihracat kapasiteni artır, istihdam kapasiteni artır. Biz seni sırtımızda taşıyacağız.” çağrısında bulundu.
“Amacımız kazanımlarımızı daha da ileriye taşımak”
Ar-Ge harcamasının GSYH içerisindeki payının 2002’de yüzde 0,51 iken bugün yüzde 1,09’un üzerine ulaştığını dile getiren Nebati, 2021 yılı Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre Türkiye’nin bir önceki yıla göre 10 basamak yükselişle 132 ülke içerisinden, en hızlı artış kaydeden ülke olarak 41’inci sıraya yükseldiğini söyledi.
Nebati, Türkiye’nin iş yapma kolaylığı endekslerinde de şu anda 33’üncü sıraya yükseldiğini bildirerek, “Bu gelişmelerle ülkemizi daha rekabetçi kılma yolunda önemli mesafe aldık ama amacımız kazanımlarımızı daha da ileriye taşımak olacaktır. Bu çerçevede özellikle enerji, savunma sanayi, havacılık ve ilaç gibi öncelikli ve stratejik sektörlere Ar-Ge ve inovasyon noktasında gerekli teşvikleri sağlamaya devam edeceğiz.” dedi.
Bireysel yatırımcıların tekrar algı operasyonlarıyla zarar görmesini engelleyeceklerini belirten Nebati, Türkiye’de Türk lirasını güçlendireceklerini ve farklı operasyonların etkisi altında kalmayı engelleyecek enstrümanları sunduklarını kaydetti. Nebati, “Kolaylaştırıcı tedbirlerimizi aldık, bundan sonra yapılacak şey, hükümetin ekonomi politikalarını dikkatli bir şekilde takip etmek ve elinizdeki toplumsal ritüelleri uygun bir şekilde çıkarılmış enstrümanları kendinize uygun bir şekilde kullanmaktır.” dedi.
Döviz üzerindeki köpüğün gittiğini vurgulayan Nebati, “Bizim gücümüz, bayrağımız, vatanımız, üretimimiz, dayanışmamız ve Türkiye’nin her alanda ortaya koyduğu üretim kapasitemizdir.” diye konuştu.
Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli ile kalıcı makroekonomik istikrarın sağlanmasını, yüksek katma değerli üretimin teşvik edilmesini, üretim ve istihdamın artırılmasını, ihracatın artırılarak cari açığın düşürülmesini ve pozitif yöne döndürülmesini amaçladıklarını anlattı. İlk etapta finansal istikrarı güçlendirici adımları attıklarını ve bunun meyvesini almaya başladıklarını ifade eden Nebati, şu değerlendirmede bulundu:
“Kur artık tartışılır olmaktan çıktı. Özellikle kur korumalı mevduat ürününü en çok benimseyen tedbir paketi silsilesinde birinci sıraya oturtan bir sonuç almış olduk. Serbest piyasa koşulları altında döviz kurları dengeye kavuştu, artık gündemimizden çıkarıyoruz. Kur korumalı Türk lirası mevduat hesabı her gün güncelleniyor. Vatandaşımız çok iyi destek veriyor, kendisini koruyor, kazancını artırıyor. Dün itibarıyla kur korumalı Türk lirası mevduat hesabında 91,5 milyar liraya ulaşan bir hacme geldik.”
“Proje bankacılığı bundan sonra en önemli enstrümanlardan biri olacak”
Son dönemde hayata geçirdikleri enstrümanları anlatan Nebati, “Uzun vadeli kredide kefalet imkanı Kredi Garanti Fonunda imalat, üretim ve ihracat odaklı firmalara sağlanacak. Önümüzdeki dönemde öncelikli hedefimiz gelire endeksli senetler ihraç etmek olacak. Öncelikli sektör kredilendirme programı yapılacak. Proje bankacılığı bundan sonra bu ülkenin en önemli enstrümanlarından biri olacak. Sonra enerji, savunma sanayisi, havacılık, ilaç, tarım, hayvancılık ve turizm sektörlerine de aynı önceliği vereceğiz.” diye konuştu.
İş dünyasının yeşil dönüşüme ve yeniliklere ayak uydurması gerektiğine işaret eden Nebati, firmaların rekabetçi yüksek katma değerli ve teknoloji yoğun üretim yapmak zorunda olduğunu dile getirdi.
Nebati, asgari ücrette artış yaptıklarını ama aynı zamanda işverenin üzerindeki yükün bir kısmını da aldıklarını ifade ederek, memurlar ve emekliler için de maaş artışlarına gidildiğini hatırlattı.
“Enflasyonla mücadelemiz kararlılıkla devam edecek”
Fiyat İstikrar Komitesinde dün ilgili bakanlar ve kuruluşlarla enflasyonla mücadele konusunda toplantı yaptıklarını anımsatan Nebati, “Üzerimizde aralık ayı yüksek enflasyonu kambur olarak duruyor. Bizim bu enflasyonla mücadelemizi çok açık yüreklilikle yapmamız lazım. Mücadelemiz kararlılıkla devam edecek.” ifadelerini kullandı.
Sadece Türkiye’de enflasyon varmış gibi algılamanın ve ona göre de planlamalar yapmanın doğru olmadığını vurgulayan Nebati, bugün dünyanın birçok ülkesinin enflasyon sorunuyla karşı karşıya olduğunu söyledi.
Nebati, tarihinde enflasyonu yaşamamış, hafızalarında enflasyon olmayan toplumlarda şu anda çok ciddi şekilde bir travma yaşandığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Emtia fiyatlarındaki, taşıma maliyetlerindeki, kurdaki ataklardan kaynaklanan yüksek fiyatlarla mücadele edeceğiz, hesabımızı kitabımızı daha anlaşılır bir seviyeye getireceğiz. Türkiye’de bütçe disiplininden asla taviz vermeden enflasyonla mücadelemizi en sert ve kararlı şekilde devam ettireceğiz. Bunu yaparken de firmalarımızın, üreticilerimizin desteklerle önünü açacağız. Öte yandan enflasyonla ilgili atılacak adımların en ayrıntılı şekilde uygulanması yönünde de kararlılığımızı yerine getireceğiz. Enflasyon önceliğimiz ve mücadelemiz kararlılıkla devam edecek.”
Nebati, ekonomi yönetimi olarak piyasa paydaşlarından habersiz bir adım atılmayacağını da sözlerine ekledi. (Anadolu Ajansı)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.